Aksaray Hiç Böyle Tasvir Edilmedi

2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2022 Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi, Cumhurbaşkanlığı, Milli Saraylar Dairesi Başkanlığı ve Devlet Arşivleri Başkanlığı Bütçesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunmaktayım.

AZİZ MİLLETİMİZİN TEMSİLCİSİ GAZİ MECLİSİMİZİ VE HEYETİNİZİ SAYGIYLA SELAMLIYORUM.

DEĞERLİ MİLLETVEKİLLERİ

Neolitik Çağdan Asurlulara, Hititlerden Perslere, Roma ve Bizans’tan, Selçukluya, Osmanlıdan günümüze birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Aksaray’ımızın sahip olduğu ecdadımızdan bizlere kalan tarihi ve kültürel mirastan bahsedeceğim.

Aksaray; insanoğlunun bundan tam 11 bin yıl önce Aşıklı Hüyük te ilk yerleşik hayata geçmesi ve burada M.Ö 8500’lü yıllarda ilk beyin ameliyatının yapılması ile insanlık tarihinin binlerce yıllık köklü izlerini taşıyan kadim bir iç Anadolu şehri, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Kapadokya’nın ana giriş kapısı Orta Anadolu’nun ilk yerleşim yeridir.

Aksaray; kuzeyi güneye, doğuyu batıya bağlaması hasebiyle Sultanhanı, Ağzıkara Han, Alay Han, Tepesidelik Han, gibi çok sayıda han, hamam ve kervansaraya sahiptir.

3268 metre yüksekliği ile volkanik Hasandağ’ımızın kuzeydoğu eteğinden başlayan, 14 kilometre uzunluğu ile dünyanın en büyük ikinci kanyonu olan, içerisinde 100’ün üzerinde kilise ve kaya içi oyma yerleşim alanı bulunan Ihlara vadisiyle, Manastırlar ve Sofular Vadileriyle, Ihlara termali, Yaprakhisar, Selime Katedrali, Narlıgöl, Melendiz Çayı, Tuz Gölü, Peri Bacaları ve çok sayıda yeraltı şehirleriyle, eski kiliseleriyle ayrıca bir doğa harikası ve kültür beşiğidir.

1142 yılında Selçuklu hakimiyetine giren ve Selçuklunun Konya’dan sonra askeri başkenti olan Aksaray’da Kırkgızlar tepesinde II. Kılıçarslan sizi karşılarken Zinciriye Medresesinden Eğri Minareye, Ulu Camiye, Yunus Emre Türbesine Yüksek Kiliseden Küçük Ayasofya olarak bilinen Kilise Camiye ve hemen onun yanında bulunan Melik Mahmut Gazi Hangahı yani şimdiki bilinen adıyla Darphaneye, Danişmentlilerden, Abbasilerden, Karamanoğullarından ve Osmanlıdan çokça eser o tarihi mizanseni günümüze yansıtmaktadır.

7 bin evliyanın bulunduğu rivayet edilen ervah kabristanlığı ile şehri süleha olarak bilinen ahlak ve imanla yoğrulmuş Aksaray şehri; Hünkâr Hacı Bektaş’tan Taptuk Emre’ye, Yunus Emreden, Cemâleddini Aksarâyî’ye, Somuncu Babadan oğlu Yûsuf Hakîkî Babaya Hakkı arayan aşıkların hakikate yürüdüğü yol olmuş çağları aşan gür seslerini tüm Anadolu’ya duyurmuştur.

DEĞERLİ MİLLETVEKİLLERİ

Aksaray’ın sahip olduğu tüm bu kültür varlıklarının yanı sıra coğrafi değerleri ile özellikle Güzelyurt ilçemizin 1972 de yeni bir müze türü olarak kullanılmaya başlanan ve doğa-kültür ile dün-bugün arasında bağlantı kurmaya odaklı “Ekomüze” kapsamında değerlendirilmesi çok yerinde olacaktır.

Aksaray’ımızın sahip olduğu günümüzde de varlığını sürdüren özellikle Anıtsal yapıların çoğunluğu kent merkezinde olmak üzere; bölgede tescilli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı sayısı 881, Aksaray Müzesi’nde bulunan taşınır kültür varlığı sayısı ise bugün 16.093’tür.

Aksaray’ın özellikle tarihi kent merkezinin üstün evrensel değer taşıyan özelliklerinin korunması ve geliştirilmesi için “Dünya Miras Alanı (DMA)” statüsü kazandırılarak tüm insanlığın ortak malı haline getirilmesi oldukça önemlidir.

2013 yılında Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesindeki doğal miras statüsünde olan Tuz Gölü gibi Aksaray’ımızın sahip olduğu tüm değerlerin Unesco Dünya Mirası listesine eklenerek hem hakkettiği prestij ve uluslararası görünürlüğü sağlanmalı hem de bu değerlerin titizlikle korunarak gelecek nesillere aktarılması güvenceye alınmalıdır.

Cumhurbaşkanlığı ve 2024 Yılı Bütçemizin Ülkemize, Milletimize hayırlara vesile olmasını temenni ediyor